Geçen hafta gündeme gelen Kat Mülkiyeti Yasası’ndaki
değişiklik alanın uzmanlarınca tepki görüyor. Harita ve Kadastro
Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, yurttaşların, özellikle son
günlerde panik halinde tapu sicil müdürlükleri, kadastro müdürlükleri ile
belediyelere akın ettiklerini belirterek kat mülkiyetine geçiş uygulamasını
eleştirdi. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi şu tespitlerini
aktardı:
* Düzenleme kat irtifakı kurulmuş, yapı kullanma izin belgeli yapıları
ilgilendiriyor. Kat irtifakı işlemi henüz inşaatına başlanmamış veya başlanıp da
tamamlanmamış yapılar için, kat mülkiyeti işlemi ise inşaatı tamamlanmış ve yapı
kullanma izin belgesi alınmış yapılar için kurulabiliyor.
Tapu kütüğünde kat irtifaklı taşınmazların ana taşınmaz niteliği arsa olarak
görülürken, kat mülkiyetli taşınmazlarda ise ana taşınmazın niteliği bina olarak
görülüyor. Yapı kullanma izin belgesi de, ruhsatlı binalar için ruhsat ve
eklerine uygun olarak tamamlandığını gösteren; ruhsat bilgilerini inşaatın bitim
tarihini, tapu kaydını, adresini, bağımsız bölümlerin cinslerini, numaralarını,
arsa paylarını, metrekarelerini, sınıflarını, mal sahiplerini gösteren ve
Belediyenin İmar Müdürlüğü Yapı Kullanma İzni birimince düzenlenen bir
belge.
Yasa neleri içeriyor?
* 28 Kasım 2007’de yürürlüğe giren Kat Mülkiyeti Yasası’na göre 28 Kasım 2007
tarihinden sonra kat irtifakı kurulan yapılarda; yapı kullanma izin belgesi
alınmasından sonra 1 yıl içerisinde, kat mülkiyetine geçilmezse her hak
sahibine, kendine ait her bağımsız bölüm için 1.000 TL para cezası kesilecek.
* 28 Kasım 2007 tarihinden önce kat irtifakı kurulmuş ve yapı kullanma izin
belgesi almış yapılarda da; 28 Kasım 2009’a kadar kat mülkiyete geçilmezse yine
ceza uygulanacak.
İzni olmayana ceza yok
4 Yapı kullanma izin belgesi (iskân belgesi) almamış taşınmazlar için
herhangi bir ceza öngörülmüyor.?Böylece yurttaşlık görevini yerine getirerek
yapı kullanma izin belgesini alanlar adeta cezalandırılarak, mevcut yapıların
yaklaşık yüzde 70’ini oluşturan yapı kullanma izin belgesi almamış yapı
sahipleri ödüllendiriliyor. Onlarca kez çıkarılan aflarla elektrik, su,
doğalgaz, telefon, kanalizasyon gibi her türlü altyapı hizmetleri taşınmaz
sahiplerine sunuluyor. Ayrıca herhangi bir cezai yaptırımla karşı karşıya
gelin5mediği için yapı kullanım izin belgesi alınmaması adeta özendiriliyor.
‘Kaçak yapı’ya kat mülkiyeti tartışması
Harita Mühendisleri Odası’nca hazırlanan çalışmada, ‘kaçak yapı’ya kat
mülkiyeti olur mu sorusu şöyle yanıtlandı:
Devletin tapu, kadastro, imar ve mülkiyet bilgilerine göre düzenlenen
belgelere uygun olmayan kaçak yapıların, anılan sistemle bütünleşmesi için,
bunlar için de aynı belgelerin düzenlenmesi gerekir. Ancak bu yapılar inşa
edilmiş bir şekilde yerlerinde var olduklarına göre, imar planları ile öngörülen
inşaat hakları ve yapı yükseklikleri, var olan yapıları hukukileştirmeye yetecek
midir? İmar planlarındaki standartlar içinde kalsalar bile, bu kez, temelden
çatıya kadar kullanılan inşaat malzemeleri, duvarlar içindeki demirin ve betonun
niteliklerinin belirlenmesi, elektrik, su, vb tesisatın saptanması ve bunların
mimari+statik+elektrik+mekanik projelere dö-nüştürülmeleri olanaklı mıdır?
Yapılacak projelere hangi teknik elemanlar imza atacaktır? Ve hangi meslek odası
bunlara uygun görüş verecektir? Kat Mülkiyeti Yasası’nda yapılacak
değişikliklerle, kaçak yapıların da kat mülkiyeti rejimine alınmalarını
isteyenlerin istemlerini karşılamak sanıldığı kadar kolay değildir. Bu nedenle
olsa gerek, son yıllarda, bu duruma çözüm için ‘kentsel yenileme’ adıyla
çözümler aranmaktadır.
Hükümetin amacı kaçaklara af mı?
Kurallara göre yapılmış bir yapıda kat irtifakından kat mülkiyetine geçişin
zaten zor olmadığı belirtilen açıklamada şunlar vurgulandı: “Burada koşul yapı
kullanma izin belgesi alınması. Yapı kullanma izin belgesi ise yapının imar
planına, imar kurallarına, ruhsat ve eklerine uygun olarak yapılması durumunda
veriliyor. Bu kurallara uymadan yapılan kaçak ya da imara aykırı yapılara yapı
kullanma izin belgesi verilmeyeceğinden, bunların telaşlanmasına da gerek yok.
Telaş yaratılmasının başka amacı mı vardır? Umarız ki, yaratılan kamuoyu baskısı
var söylemi sonucunda kaçak yapılar apar topar affedilmezler... ”
|