BR> Örneğin Kuzey Marmara Otoyol ve 3. Köprü Projesi yapılıyor.
Projenin, bölgenin kalkınması ve ulaşım sorunun çözümü için doğru bir proje olup
olmadığını değerlendireceğimiz bir ‘Marmara Bölge Planı’
yok..
İstanbul-Bursa-İzmir otoyol ve İzmit Körfez Köprü Projesi
yapılıyor, bu projenin geçtiği illerin geleceklerinin nasıl tasarlandığını
göreceğimiz ve buna göre doğru bir proje olup olmadığını değerlendireceğimiz bir
‘Ege Bölge Planı’ yok.
Karadeniz’deki yaylaları birleştirme projesi
yapılıyor, bunun doğru bir proje olup olmadığını hangi parametrelerle
değerlendireceğiz. Elimizde bir ‘Doğu Karadeniz Bölge Planı’ yok ki.
Bu
planları yapacak bir yönetim yapılanması bulunmuyor. Merkeziyetçi kamu yönetimi
anlayışı ise her düzeyde karşımıza sorun olarak çıkıyor.
Bölgesel
dönüşüm süreci
Otoyol ve köprü projeleri salt basit bir ulaşım
projeleri değildir. Geçtikleri yerleşim alanlarında fonksiyon değişimine neden
olurlar. Bu projelerle bölgesel dönüşüm gerçekleşecektir. Örneğin İzmit Körfez
Köprü Projesinde Dilovası ve Çiftlikköy yerleşimleri yeni merkezler olarak
karşımıza çıkacaktır. Yalova tersanesi yeni bir anlam kazanacak, yeni sanayi
bölgeleri kurulmak istenecektir. Yalova böylesi bir dönüşüm için hazır mıdır? Ya
da doğru soru ile böylesi bir dönüşüm için uygun kent Yalova mıdır?
Ya da
3. köprü sadece yüz binlerce ağacın kesilmesine neden olmayacaktır, İstanbul'un
kentsel makroformunu etkileyecek, bölgesel düzeyde sanayi, hizmet, konut gibi
fonksiyonların yer seçimini etkileyecektir.
Başbakan Erdoğan'ın önerdiği
projelerin şehircilik ilkeleri açısından doğru projeler olup olmadığını
değerlendirebileceğimiz hiçbir hukuki belgemiz yok. İşte bu hukuki boşlukta
Başbakan her türlü çılgın projeyi önerebilir ve uygulayabilir. Demokrasi ve
hukuk ise sadece televizyon konuşmalarındaki metinlerinde süs için konulmuş iki
kelime olarak kalır...
Yapılması gereken ise belli. Bir an önce merkezi
idarenin yerel yönetimlerdeki vesayetini kaldırarak özerk demokratik bölge
yönetimlerin oluşturulup halkın katılımıyla bölge planlarının yapılması şart.
Bunun için de kamu yönetimini konuşulmaya başlanmalı. Tabii ki eğer demokrasi ve
hukuk konusunda gerçekten samimiysek.
|